Saç ekimi için herhangi bir yaş sınırlaması yoktur. Yapılacak saç ekimi işlemi için yaştan ziyade dökülmenin şekli belirleyici faktördür. Saç ekimi çocukluk döneminde dahi yapılabilir. Yanık, kaza vb olaylar sonucu saçlarının bir bölümü kaybeden çocuklar için saç ekimi tıbbi olarak uygulanabilmektedir.
Saç ekimi yöntemleri kişilerin ihtiyaçlarına göre uygulanması ve tercih edilmesi gereken yöntemlerdir. Örneğin bazı kişilerde FUE tekniğine ihtiyaç görülür ve bu teknik çok başarılı sonuçlar çıkarabilir. Ancak bazı kişilerde DHI yöntemi ile saç ekimi uygulanabilir ve bu yöntemle başarılı sonuçlar elde edilebilir. Bu nedenle saç ekimi yönteminin belirlenirken en önemli kriterler, kişinin ihtiyaçları hekimin yaptığı analiz ve yönlendirmesidir.
Saç ekimi uygulamaları lokal anestezi ile yapılan operasyonlardır. Bu sayede saç ekimi yapılırken kişi herhangi bir acı veya ağrı hissetmez. Bazı durumlarda (hastane fobi, doktor fobi, ya da anskiyete vb) durumlarda genel anestezide uygulanabilmektedir.) Yalnızca saç ekiminden sonra her cerrahi müdahalede olduğu gibi nadiren de olsa kısmi ağrılar görülebilir bu durumda hekim önerisi ile ağrı kesici alınabilir.
Saç ekimi sonrasında ekilen saçlarda şok dökülme denilen bir süreç görülebilir. Bu durumda paniğe gerek yoktur ve bu beklenen bir durumdur. Saç ekimi sonrasında ekilen saçların dökülmesi herkeste görülmese de genelde rastlanan bir durumdur. Bu dökülme sonrasında saçlar sağlıklı şekilde uzamaya başlar. 2-4 Ay arasında uzamaya başlayan saçlarda 6-8 ay aralığında belirgin şekilde uzadığı görülebilmektedir.
Saç ekimi cerrahi bir operasyon olması nedeniyle mutlaka alanında uzman hekimler ve profesyonel sağlık kurumlarından hizmet alınması önemlidir. Operasyondan sonra herhangi bir komplikasyon görülmesi halinde hızlıca müdahale için kesinlikle hastane ortamı tercih edilmelidir.
Bıyık ekimi günümüzde oldukça sık uygulanan ve başarılı sonuçlar veren bir estetik operasyondur. Bıyık ekimi operasyonları sonrasında genelde herhangi bir yan etki görülmemektedir. Bıyık ekimi sonrası görülen kabuklanma, sivilcelenme veya kızarıklıklar bıyık ekimi operasyonunun iyileşme sürecinin belirtileri arasında yer alır ve yan etki değildir.
Sakal ekimi dünya genelinde çok sık uygulanan bir estetik müdahaledir. Estetik müdahale olmasının yanı sıra aynı zamanda cerrahi bir operasyondur. Tüm cerrahi operasyonlar sonrası belli başlı riskler olsa da sakal ekimi sağlıklı kişilerde uygulandığı öncesi ve sonrasında hekim yönlendirmelerine uyum gösterildiği sürece bir zararının olmadığını söylemek mümkündür.
Sakal ekimi, kaş ekimi yada saç ekimi gibi operasyonlarda, operasyonun süresinin temel belirleyicisi ekimi yapılacak olan greft sayısıdır. Genel olarak değerlendirildiğinde sakal ekimi operasyonlarının ortalama olarak 4 ile 6 saat aralığında sürdüğünü söylemek mümkündür. Bu süre bazı vakalarda daha kısa sürerken bazı vakalarda daha uzun sürebilmektedir.
Sakal ekimi sonrasında sabırlı olunması gereken bir sürecin başladığı en başından bilinmelidir. Sakal ekimi sonrasında bazı danışanlarda ekilen sakalların döküldüğü görülebilmektedir. Bu duruma teknik ifadesiyle şok dökülme denilmektedir. Dökülme sonrası sakalların uzaması ve tam anlamıyla belirgin hale gelmesi için yaklaşık olarak 4 ile 6 aylık bir sürece ihtiyaç olduğu bilinmelidir. Bu süreç bazı danışanlarda çok daha kısa sürerken bazı danışanlarda uzayabilmektedir. Bu gibi durumlarda, ekimi yapan hekimden bilgi ve yönlendirme almak çok daha doğru olacaktır.
Sakal ekimi uygulamalarında da tıpkı saç ekimi veya bıyık ekiminde olduğu gibi, kabuklanma, kızarıklık veya sivilcelenmeler görülebilir bu bir yan etki değil operasyon sonrası iyileşme sürecidir. Sakal ekiminin genelde yan etkisi olmadığını söylemek mümkündür.
Doğuştan seyrek sakallı olanlar, sakalı hiç çıkmayanlar, kaza veya yaralanmalara bağlı sakallarını kaybedenler veya hastalık sonucu sakal kaybı yaşayan her sağlıklı birey sakal ekimi yaptırabilir. Bıyıklarında doğuştan gelen seyreklik olanlar, doğuştan bıyıkları çıkmayanlar, herhangi bir hastalık sonrası veya hastalığa bağlı bıyıkları dökülenler veya mevcut bıyıklarının yoğunluğundan hacminden memnun olmayan estetik kaygılar nedeniyle bıyık ekimi yaptırabilmektedir.
Kaş ekimi operasyonları için temel kural alanında uzman hekim ve sağlık kurumlarında hizmet almaktır. Bu tip operasyonların sağlıklı kişiler adına herhangi bir zararı olmadığını söylemek mümkündür.
Sakal ekimi, kaş ekimi ya da saç ekimi gibi operasyonlarda, operasyonun süresinin temel belirleyicisi ekimi yapılacak olan greft sayısıdır. Genel olarak değerlendirildiğinde sakal ekimi operasyonlarının ortalama olarak 4 ile 6 saat aralığında sürdüğünü söylemek mümkündür. Bu süre bazı vakalarda daha kısa sürerken bazı vakalarda daha uzun sürebilmektedir.
Kaş ekimi operasyonlarında da diğer ekim uygulamalarında olduğu gibi koruma süreci önemlidir. Kaş ekimi sonrasında, hamam sauna deniz ve solaryum gibi aktivitelere yaklaşık 2 hafta kadar ara verilmesi, kaş bölgesinin temastan korunması ve hekim yönlendirmelerine maksimum özen ve uyum gösterilmesi gereklidir.
Kaşları doğuştan çıkmayanlar, doğuştan kaşları seyrek olanlar, herhangi bir kazaya veya hastalığa bağlı kaş kaybı yaşayan her sağlıklı birey kaş ekimi yaptırabilir. Bunların dışında kaşlarının mevcut formundan rahatsız olanlar, daha sık veya daha gür kaşları olsun isteyen kişilerde kaş ekimi yaptırabilmektedir.
Kaş ekimi öncesi ve kaş ekimi sonrası danışanları ilk sorusu ‘ekilen kaşlar ne zaman uzar’ şeklindedir. Ekilen kaşların uzama süreci ortalama 2 ay sonra başlar ve 4-6 ay aralığında belirgin olur.
Kaş ekimi kadın erkek ayırt etmeden herkesin sık tercih ettiği estetik ve cerrahi müdahaleler arasında yer alırken kaş ekiminin herhangi bir yan etkisi yoktur. Kaş kimi sonrası görülen kabuklanma veya kızarıklıklar operasyonun iyileşme sürecinin belirtisidir.
Saç mezoterapisi saçların incelmesi, saç köklerinin zayıflaması, saçların dökülmesi, cansız görünümü, zayıflaması, yavaş uzaması & uzamaması ve dolgunluğunu kaybetmesi durumunda saç derisine uygulanan bir tedavi yöntemidir.
Saç mezoterapisi yine Saç PRP de olduğu gibi saç derisine dışarıdan enjekte ile müdahale edilen bir tedavi yöntemidir. SAÇ MEZOTERAPİSİ ile SAÇ PRP arasındaki fark SAÇ PRP tamamen kişinin kendi kanından elde edilen trombositlerin uygulanmasıdır, saç mezoterapisi ile saç köklerine ve derisine iyileştirici etkisi olan dış takviyelerin uygulanmasıdır.
• Saçlarda dökülme sorunu olan kişilere • Saç ekimi sonrasında saç köklerinin ve derisinin daha sağlıklı olmasını isteyen kişilere• Saçları cansız görünüme sahip kişilere,• Saçlarda hacim kaybı yaşayan sık veya seyrek dökülme görülen kişilere,• Saç ekimi uygulaması sonrası saçların daha sağlıklı olmasını ve uzamasını isteyen kişilere,• Saçları mat ve hacimsiz görünüme sahip olan kişilere• Genetik olarak devam eden saç dökülme sorunlarını önlemek veya yavaşlatmak isteyen kişilere • Stres veya düzensiz beslenmeye bağlantılı saçlarda dökülme görülen kişilere• Saça yanlış uygulanan bir kozmetik işlem sonrası saçların zarar görmesi sonucu tekrar eski formuna kavuşmasını isteyen kişilere• Saçları yavaş uzayan, çabuk kırılan kişilere
Saç mezoterapisi saçların sorunlara bağlı tedaviye yönelik özel hazırlanan mitamin mineral ve ilaç karışımlarının özel iğneler aracılığıyla özel yöntemler ile saç kök ve derilerine uygulanması işlemidir. Saç derisine nüfuz eden bu karışım saç derisinin ve köklerin hızlıca beslenmesini sağlar. Enjekte yöntemi sayesinde de kan dolaşımı sağlanır.
Saç mezoterapisi tedavisinden faydalı sonuç almak için düzenli ve devamlı uygulanması önemlidir. Saç mezoterapisinde tedavinin süresi ve seans sayısı tamamen danışanın ihtiyaçları ve saç sorunlarıyla bağlantılıdır. Bazı tedaviler yaklaşık 10-12 seans sürebilirken bazı tedavilerde 6 seans sonunda gözle görülür iyileşme söz konusudur. Saç mezoterapisinde saçın genel durum analizi tedavi süresi ve seans süresine belirleyici faktördür. Ancak genel olarak saç mezoterapisi 6 ile 10 seans aralığında önerilmektedir.
Saç mezoterapisi tedavisinde mikro uçlu enjektörler kullanıldığından ve tedavi saç derisine uygulandığından dolayı acı oranı oldukça düşüktür. Bazı danışanlar bunu hiç hissetmezken bazen hafif bir ağrı görülebilmektedir. Bu gibi durumlarda bu mesajı ile bu ağrı veya acı hızlıca dindirilebilmektedir.
Saç mezoterapisi saç derisine uygulanan vitamin mineral ve ilaç karşımı ile saçların beslenmesidir. Genel olarak bir yan etkisi yoktur. Ancak bazı durumlarda kişilerin saç mezoterapisi için uygulanan karışımda yer alan bileşenlerden birine karşı alerjisi olabilmektedir. Bu gibi durumlarda tedavi öncesi varsa alerjen durumların bilgisi hekimle paylaşılmalıdır.
Saç mezoterapisi saçların güçlenmesi, daha sağlıklı uzaması parlaklığını kaybeden saçların tekrar canlı görünüm elde etmesi, yaşanan dökülmelerin ortadan kaldırılması için uygulanan bir saç tedavi şeklidir. Saç mezoterapisi için herhangi bir yaş kriteri veya yaş sınırı bulunmamaktadır.
• Saçlarda dökülme sorunlarının durdurulması ve yavaşlatılması • Saç ekimi sonrasında saç köklerinin ve derisinin daha sağlıklı olması• Saçların daha canlı bir görünüme sahip olması• Hacim kaybı yaşayan saçların güçlendirilmesi• Saç ekimi uygulaması sonrası saçların daha sağlıklı uzaması• Mat saçların daha parlak bir görünüm kazanması• Çabuk kırılan saçların güçlenmesi • Saçların daha hızlı uzaması
Özellikle tıraşsız saç ekimi operasyonlarında genelde DHI saç ekimi tekniği tercih edilmektedir. Ancak çok yoğun veya ortalama 4.000 5.000 veya üzeri greft ekimi yapılacaksa DHI yerine alternatif teknikler önerilmektedir. Ekim işlemi biraz daha uzun zaman almakta ve diğer tekniklere göre kısmen daha maliyetlidir.
Saç ekimi sonrası ekim yapılan bölgede, ödem ve ağrı beklenen bir durumdur. Bu gibi durumlarda hekim kontrolüne bağlı ağrı kesici kullanılabilir. Bu ağrılar maksimum ilk 48 saat kadar devam eder ve sonra kendiliğinden geçer.
Tıraşsız saç ekimi saçlarında kısmi seyreklik görülen kişilere,Saçlarında bölgesel dökülmeler olan kişilereSaç ekimi tercih eden kadın danışanlaraSaçlarda dökülme olmasa bile sıklaştırma talep eden kişilere tıraşsız saç ekimi uygulanabilmektedir.
Tıraşsız Saç ekimi sonrası ekim yapılan bölgede, ödem ve ağrı beklenen bir durumdur. Bu ağrıların olması durumunda daha önce hekimin önermiş olduğu ağrı kesiciler veya antibiyotikler alınabilir
Sedasyonlu saç ekimi bir saç ekimi yöntemi değil bir uygulama şeklidir, bu nedenle saç ekimi yaptırmaya karar veren her danışan sedasyonlu saç ekimi yaptırabilmektedir. Burada ilk muayene ve kişinin genel sağlık durumu da sedasyonlu saç ekimine uygun olup olmayacağı konusunda belirleyicidir. Özellikle; hastane, hekim veya iğne fobisi olan danışanlar, stres düzeyi yüksek ve kaygı problemi olan danışanlar, acı veya ağrı eşiği çok düşük olan danışanlar sedasyonlu saç ekimi yaptırabilmektedir.
Danışan varsa eğer kan sulandırıcı ilaçlarına hekim kontrolünde ara vermelidir.Tansiyon, kalp gibi kronik rahatsızlıklar varsa eğer öncesinde mutlaka hekim ve anestezi uzmanına bilgi verilmelidir.Sedasyonlu saç ekiminden 10-12 saat önce yeme ve içmeye ara verilmelidir.Kafein, alkol, diyabetik çaylar ve zayıflama ürünleri kullanımı varsa eğer bunlara Saç Ekiminden 1 hafta öncesinde ara verilmelidir.
Sedasyonlu saç ekimi oldukça sık tercih edilen ve yan etkisi olmayan bir uygulamadır. Stresli, kaygı sorunu, fobileri ve endişeleri olan danışanlar kendilerini çok daha iyi hissederken operasyonu uygulayan hekim içinde konforlu bir çalışma olanağı sunmaktadır. Bu sayede saç ekimi uygulamasında maksimum verim alınabilmektedir.
Sağlıklı tüm bireyle hekim kontrolünden sonra SAFİR FUE saç ekimi yaptırabilmektedir. SAFİR FUE saç ekimi kadın erkek herkesin tercih ettiği yöntemlerin arasında yer almaktadır. Özellikle şakak ve alın bölgelerinde oluşan açılmalarda alın çizgisinin açılması gibi durumlarda SAFİR FUE saç ekimi oldukça sık tercih edilmekte ve başarılı sonuçlar sunmaktadır.
Saç ekimi cerrahi bir operasyon olması nedeniyle lokal anestezi uygulanarak yapılan bir uygulamadı. Saç ekimi sonrası ekim yapılan bölgede ödem, kızarıklık, kabuklanma ve hafif ağrıların olması olağan bir durumdur. Bu durumlar kendiliğinden kısa süre içinde iyileşecektir. Ağrıların oluşması durumunda hekim önerisiyle ağrı kesici alınabilir.
Saç ekimi için herhangi bir yaş sınırlaması yoktur. Yapılacak saç ekimi işlemi için yaştan ziyade dökülmenin şekli belirleyici faktördür. Saç ekimi çocukluk döneminde dahi yapılabilir. Yanık, kaza vb olaylar sonucu saçlarının bir bölümü kaybeden çocuklar için saç ekimi tıbbi olarak uygulanabilmektedir.